10 Ağustos 2009 Pazartesi

Deplasman Otobüsü | İlk hafta İlk deplasman


İlk Hafta, İlk Deplasman..

Hani derler ya " Sözün bittiği yer " diye; Sözün bittiği yerdeydik dün gece. Fener uğruna bazen 3 bazen 300 kişiydik ya, yine o zamanlardandı dün gece. Maç belki 90 dakika ama biz onu ömürlük yaşıyoruz, her maçın havasına 1 hafta önceden giriyoruz, yine öyle olmuştu tabi ki. Maçtan 2 gün öncesinden hazırlıklara başladık, pankart olsun, davul olsun. Bizimle gelecek kardeşlerimizle görüşüyorduk, tabi gelmek isteyenlerle de.

Akıl mantık el vermeyen Denizli yönetiminin 100 TL bilet tavrı, en çokta öğrencileri vurdu herhalde. 100 TL de olsa, elimizi kolumuzu bağlasalarda, bıkmadık bıkmayacağız, yılmadık yılmayacağız, yıldıramayacaklar. Bilet fiyatları belli olmadan önce konuştuğumuz kardeşlerimiz, fiyatı öğrenince vazgeçtiler doğal olarak. Yine de Lise GFB orada olmalı dediğimiz karşılaşmaya, Allah'ın izniyle gitmiş bulunduk tam 4 kişi.

Önce salı pazarında toplantık her deplasman öncesi olduğu gibi. Tanıdık simalar gelip gitmeye başlıyordu. Abilerimizle halı sahada oturup gelenleri beklemeye başladığımızda muhabbet başlamıştı bile. Her telden estiriliyordu, gülüşmeler eşliğinde.. Otobüslerin geldiğini gördük ve başladık toplanmaya. Toplam 2 otobüs vardı, bunda en fazla yine bilet fiyatlarının etkisi vardı. Hazırlandık, yola çıkmaya hazırdık.

Saatler 02:30 civarında Salı pazarından hareket ettik. Yolculuk sessiz başlamıştı ama Nuri abimiz olunca gülmek, susmak mümkün müydü. Yeni melodilerle, olması düşünülenlerle ve eskilerden muhabbet başladı sarmaya. Verilen molalarda bile zor ayrılıyorduk koltuktan, öyle tutulmuştuk hani Ama en sonunda yorgunluğun belirtisi bizde de görülünce, düştü kafalar omuzlara, dalındı deplasmana gidiş uykusuna.

Yol konuşmalarla makaralarda güzeldi, uzun olmasına rağmen. Pamukkale civarında emniyet yüzünden durduk. Kahvede önce tavlamızı attık, yerlisiyle muhabbet ettik. Ardından gölge bulup dinlenmeye çekildik. Denizli GFB'den kardeşlerimiz geldi, özlem giderdik. Deplasmanın en güzel yanlarından biride buydu herhalde. Hasret duyduğun, abilerin kardeşlerin..

Gitme vakti gelmişti. Otobüs hareket ettiğinde sarhoş melodisini söylemenin güzelliğini yaşıyorduk otobüs olarak. " Fenerbahçe bayrağının gölgesi bize yeter .. " Arama noktasında, tek tek otobüs ve kişiler arandıktan sonra Denizli stadına giriş yaptık. Tribün olarak az da olsak elimizden geleni yaptık, sesimizi duyurduk.

Maçtan çok, olay olan konu ise elektrik kesintisiydi. 100 TL verdik, adeta karanlığa geldik. Ama ışıklar yanınca horozları kesicektik, aksi düşünülmezdi. Bir anlık duraklama ve makaranın ardından, maçın iptal olabileceğini öğrendik. Allahtan o anda ışıklar yandı ve maç başladı. Tribünde ki az-öz durumu devam etti. Güzel bitirip, güzel ayrıldık.

Otobüslere bindik maç sonunda. Kendini bilmez birinin attığı taş camın tek tarafını indirsede otobüsten inildiğinde gecenin karanlığında görüldüler. Yola devam edildiğinde galibiyetin ve maçın güzelliğiyle derin bir uykuya daldık adeta. Deplasmanda çorba içtik, kuru pilav yiyemedik bestesi aklımıza geldi, yemek yerine geldiğimizde. Sonra otobüse binildiğinde, kafamızı kaldırdık bir bakmışız İstanbuldayız, saatler 12:30'u gösteriyordu.

Herşeye rağmen çok güzel bir deplasmandı, Diyarbakır olmadı, Bursa'da görüşmek üzere.

Liseli Genç Fenerbahçeliler

0 yorum:

Yorum Gönder