25 Haziran 2009 Perşembe

Keşke ligler hiç bitmese, keşke bu özlem çekilmese..

Yaklaşık 3 hafta oldu, sezonun sona ermesiyle, hayatımdan bir şeylerin eksildiğinin farkına varıyorum. Annemin, babamın, ailemin yokluğunda onları özler gibi, yokluğunu hisseder gibi, özlüyorum.. Kimisi için hafta sonu eğlence olarak görülen şey, benim için yaşama olan sevincim, umudum, hayattaki beklentilerim.. Kısacası herşeyimmiş. Artık sabırsızlanıyorum, bekliyorum. Çünkü ben özledim, tribünde bulduğum ağabeylerimi, kardeşlerimi, birbirini tanımayan insanların, omuz omuza olmasını, gol sevincinde büyük bir mutlulukla yanındakilere sarılanları görmeyi..

İçimdeki özlem çubuklu forması ile savaşan Lugano’ya, Genç Fenerli Semih’e, Gökhan Gönül’e.. İçimdeki özlem sizlere, ağabeylerime, kardeşlerime.. Ben Fenerbahçe’mi, ben sizleri, tribünleri özledim..

Maç günleri sarı lacivert formalı insanlar görünce, yüzümde oluşan tebessümü, birbirimize verdiğimiz selamı özledim.. Ben Kadıköy İskele’de kardeşlerimle toplanmayı, Kızıltoprak’ta bulunan ağabeylerimin, kardeşlerimin yanına gitmeyi özledim.. Geceleri, sabaha bağlıyorum artık. Günler çabuk geçsin, tribündeki yerimizi, sımsıkı dahada kenetlenmiş bir şekilde alalım diye.. Her gün Efsane Maraton hayallerini kurarak uykuya dalıyorum. Uyandığımda dahada sabırsızlanıyor, heyecanlanıyorum.. Çünkü biliyorum, yarınlar bizim.. Buna yürekten inanıyorum.

Bunlar benim hayatımda çok büyük yer kaplıyormuş, belkide bu sezon bitimi olmasa farkına varamayacaktım. Yokluğunda hissedilir ya insanın hayattaki değerleri. İşte sizler benim hayattaki değerlerimsiniz. Keşke ligler hiç bitmese, keşke bu özlem çekilmese...

Saygılar.
Erhan Esen

0 yorum:

Yorum Gönder